Bizans İmparatorluğu’nun mimari özellikleri doğuda erken İslam ve batıda ise Romanesk ve Gotik mimarisin önemli katkılar sunmuştur. Sivil, askeri ve dini yönden farklı karakteristik özelliklere sahip olan Bizans mimarisi; Anadolu’da önemli örneklere sahiptir. Roma ve Doğu mimarlıklarından esinlenen bu tarz, sanatını ise Batı Roma mirasının üzerine oturtarak Helenistik dönemi yansıtmayı sürdürmüştür.
BİZANS MİMARİSİ ÖZELLİKLERİ NELERDİR?
Bizans mimarisinin karakteristik özellikleri üç farklı dönemde incelenir. Erken, orta ve son dönem olarak incelenen mimaride en önemli detay; kendine has kubbelerle kendisini gösterir. Mimaride mükemmeliyetçiliği arayan Bizanslı mimarlar, iç mekana tasarımlarında büyük önem vermişlerdir. Roma tapınaklarından esinlenen mimaride kolonlar mermerden inşa edilir, işçilikler ön planda tutulur ve tuğla kullanımı yaygınlaşmıştır. Mimarinin dini, askeri ve sivil tarafının
- Mimarinin Dini Tarafı: Merkezi plan, bazilikal plan ve kubbeli plan olarak kendisini gösterir. Türbe, kilise ve vaftizhane gibi dini yapılarda gözlemlenebilir.
- Mimarinin Sivil Yanı: Günümüze ulaşmayı başarmış sosyal mekanlarda mimarinin sivil taraftaki yansımaları gözlenir. Agoralar, çeşmeler, saraylar, meydanlar ve hipodromlar üzerinde eşsiz mimari özellikler gözlenebilir.
- Mimarinin Askeri Özellikleri: Surlar ve korunaklı kaleler inşa eden Bizans imparatorluğu, surlar üzerinde yer alan kapıları ile kendini gösterir. Mevlana, Belgrad, Silivri, Edirne ve Topkapı bu kullanıma verilebilecek örnekler olarak gösterilebilir.
Erken Dönem Bizans Mimarisi
Bizans mimarisinin erken dönemi Ravenna ve İstanbul’da yer alan önemli yapılarda gözlemlenebilir. Hristiyanlığın serbest din olarak kabulü ile başlayan erken dönemde, aşağıda verilen eserler inşa edilmiştir:
- San Vitale Kilisesi
- Justinianus anıtları
- Büyüksaray harabeleri
- Aziz Katerina Manastırı
- Yerebatan Sarnıcı
- Sangarios Köprüsü
Orta Dönem Bizans Mimarisi
Bizans mimarisinde orta dönem 9. yüzyıl ile başlar. Günümüze ulaşmayan yapıların da hayata kazandırıldığı bu dönem, Latin işgalinin son bulmasına kadar devam etmiştir. Dönemin karakteristik mimari örnekleri aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Hacı Lukas Kilisesi
- Ohri Aya Sofya Kilisesi
- Defni Manastırı
- Cattolica di Stilo
Son Dönem Bizans Mimarisi
Bizans mimarisinin son dönemi Latin işgalinin bitişi ile İstanbul’un fethedilerek imparatorluğun son bulduğu dönemi kapsamaktadır. Yaklaşık 200 yıllık periyotta, tek kubbeli yapıdan 5 kubbeli yapı tarzına geçiş yapılmıştır. Yapılarda dış yüzeyler zenginleştirilirken, tuğla kullanımı artırılmıştır. Bu döneme ait mimari örnekler şu şekilde verilebilir:
- Kapadokya kaya kiliseleri
- Elmalı Kilisesi
- Theotokos Kyriotissa Kilisesi
BİZANS MİMARİSİNİN ETKİLERİ NELERDİR?
Bizans mimarisinin etkileri doğu ve batıda kendisini göstermiştir. Erken İslam mimarisine önemli etkide bulunan Bizans mimarlığı, Emevi döneminde inşa edilmiş pek çok yapıda kendisini göstermiştir. Suriye ve Filistin’de inşa edilmiş yapılarda Bizans mimarisine ait önemli örneklere rastlanmaktadır. Avrupa’da ise etkileri uzun yıllar süren Romanesk ve Gotik mimarilerinin çıkışında Bizans’ın etkisi olduğu bilinmektedir. Ortadoks ülkeler ve İslam ülkelerinde çoklu kemer kullanımı, renkli tuğlalar ve öne çıkan işçilik detayları Bizans’ın kazandırdıklarıdır. Bizans mimarisi etkisinin gözlendiği Suriye ve Filistin’deki önemli İslam eserleri şu şekilde sıralanabilir:
- Kubbet-üs Sahra
- Emevi Camii
Son yorumlar