Rokoko mimari özellikleri sadece yapıların dış cephelerini değil, iç tasarımına da nüfuz etmeyi başarmıştır. Bu anlamda mimarlık akımları içinde ilk olma özelliğini elinde tutan Rokoko mimari, sanatın her alanını etkileyen bir felsefe oluşturmayı başarmıştır. Barok mimari akımına eleştirel bir yaklaşım olarak ortaya çıkan bu akım, doğduğu topraklardan Avrupa’nın en önemli ülkelerine sıçramayı başarmıştır. Rokoko mimari Türkiye içinde de önemli yapılara esin kaynağı olmuştur. Dünya’da ve Türkiye’de Rokoko mimarlık akımına örnek olarak verilebilecek yapı bilgisinin yer aldığı yazımızda, bu akımın öncü ve ardıl akımlardan ayırt edici özelliklerini sizler için derledik.
Rokoko Mimari Nedir?
Rokoko mimari ismini Fransızca “rocaille” ve “coquillage” kelimelerinin birleşiminden alan, asimetrik ve düzensiz unsurların ön plana çıktığı bir mimarlık akımıdır. Her akımda olduğu gibi mobilyadan heykele, sanatın her dalına nüfuz etmeyi başarmıştır. Beyaz alçı kullanımının abartılı denebilecek düzeyde kullanımının gözlendiği bu mimari anlayış, Neoklasik mimari akımına kadar varlığını sürdürmüştür.
Rokoko Mimari Ne Zaman ve Hangi Ülkede Ortaya Çıktı?
Rokoko mimarinin ortaya çıkış zamanı 1700’lü yılların ilk çeyreğidir. Fransa’nın başkenti Paris’te ortaya çıkan bu anlayış, XIV. Louis döneminin neredeyse tamamında popülerliğini korumuştur. 1789 Fransız Devrimi’ne kadar geçen sürede, Rokoko tarzı inşa edilmiş yapıların Fransa’nın ve Avrupa’nın farklı bölgelerindeki varlığı bilinmektedir.
Rokoko Mimarinin Ortaya Çıkma Nedeni Nedir?
Rokoko tarzının doğuşu için belirtilen neden her ne kadar Barok mimariye eleştirel sebepler olarak gösterilse de, bu tarzın çıkış hikayesi ilginçtir. XIV. Louis döneminde soylu saray üyeleri Barok mimariden sıkılmış ve değişiklik talepleri doğrultusunda Rokokonun doğmasına yol açmışlardır. Barok tarzı yapıların kasvetinden sıkılan soyluların talepleri doğrultusunda yapılan dış ve iç tasarımlar sonucu yeni mimarlık akımı Fransa’da doğmuştur.
Rokoko Mimarinin Yayılma Nedenleri Nelerdir?
Rokoko mimarinin yayılması ardındaki nedenler Avrupa’daki barış ortamından yararlanan gezici sanatçılardır. Savaş dönemine son verilen bu dönemde sanatçılar Fransa dışına çıkara Avrupa’nın önemli ülkeleri ve Rusya’da Rokoko tarzını benimsettiler. İngiltere, Avusturya, İspanya ve Rusya gibi ülkelerde bu tarzda inşa edilmiş çok sayıda yapı, günümüzde tüm ihtişamını korumayı sürdürmektedir.
Rokoko Mimarinin Özellikleri Nelerdir?
Rokoko tarzın ayırt edici özellikleri başında kıvrımlı formlar gelir. Estetik tasarımlar ve açık renklerin yaygın olarak kullanıldığı yapılarda, ferah bir hava oluşturulması hedeflenmiştir. Soylu sınıfının isteklerince geliştirilen Rokoko tarzı, dinsel yapılardan çok konut ve otel gibi özel binalarda kendisine kullanım alanı bulmuştur. Asimetrik ve düzensiz unsurların ön planda olduğu bu anlayışta bina dış tasarımları sade tercih edilmiş, iç tasarımlarda ise süslemenin her detayına özen gösterilmiştir. Daha sade ve yumuşak bir stil olarak adlandırılabilecek bu yeni akımda ayna ve mücevher kullanımından süslemede sıkça yararlanılmıştır.
Beyaz alçı sıvanın bolca kullanıldığı yapılarda oryantal esintiler gözlemek mümkündür. Çin ve Japon tarzı binalar bu dönemde Avrupa’da kullanılırken, her iç tasarım detayında eşsiz kıvrımlar gözlemlemek mümkünüdür. Barok tarzının kasvet ve karmaşasının tam zıttı tasarım özelliklerine sahip olan bu yeni tarzın havadar ve yalın tasarımları dünyanın farklı bölgelerinde yer almaktadır.
Dünya’dan ve Türkiye’den Rokoko Mimariye Verilecek Örnekler Nelerdir?
Ülkemiz ve dünyadan Rokoko mimariye örnek olacak yapılar yukarıda değindiğimiz gibi Avrupa ülkeleri ve Rusya’da gözlenmektedir. Bu anlayışın Fransa’daki ilk temsilcisi Paris’te yer alan Hotel de Matignon’dur. Otelin iç detayı tarzın tüm özelliklerini taşımaktadır. Almanya’da Residenz Sarayı, İtalya’da Villa Arconati ve Rusya’da Catherine Sarayı; Rokoko tarzda inşa edilmiş en önemli yapılar başında gelir. Türkiye’de Rokoko mimari için örnek verilebilecek yapılar şunlardır:
- Dolmabahçe Sarayı Muayede Salonu ve Camii
- Ortaköy Camii
- Beylerbeyi Sarayı
- Ihlamur Kasrı
- Şale Köşkü
YOUR COMMENT